21 Mart 2013 Perşembe

İyaz'ın Definesi - Kıssadan Hisse


Gazneli Sultan Mahmud'un Eyaz isminde sadakati ve güzelliğiyle meşhur bir kölesi vardı.

Padişahın ona olan yakınlığını ve güvenini kıskanan düşmanları şikayette bulundular:

"Eyaz'ın sarayda kilitli bir odası var. Altın dolu küplerini, gümüşlerini, bütün biriktirdiklerini orada saklıyor."


Böyle bir şeye ihtimal vermemesine rağmen, padişah da odada ne olduğunu merak etti. Bunu söyleyen beylerden birine, 
"Bu gece yarısı git, kapıyı aç, odaya gir. Ne bulursan yağma et. Gizlediği her neyse, herkese açıkla" dedi.
O bey, gece yarısı güvenilir otuz kişi ile birlikte meşaleler yakarak, odanın kapısına vardı. Kapıyı hırsla kırarak içeri daldılar.


 


İçeri girenler sağa sola bakındılar. Yırtık pırtık bir çarık ile eski posttan başka bir şey göremediler. Hazineyi gizlemek için bunları buraya koymuş, altınları yere gömmüştür dediler. 

Kazma, kürekle odanın her tarafını kazdılar. Tavanı, döşemeyi kaldırdılar. Sonunda bir şey bulamadılar. 

Söylediklerinden ve yaptıklarından utanarak padişahın huzuruna çıktılar.


Padişah gerçek düşüncesini gizleyerek, "Hani? Söylediğiniz altınlar nerede? Elleriniz bomboş" dedi.

Arama vazifesi verilen bey ve adamları utanç ve pişmanlık içerisinde padişahın önünde yere kapanarak,

"Ey padişahımız! Kanımızı döksen helaldir, bağışlarsan ihsanındır" diyerek özür dilediler.


Padişah, Eyaz'a bu odadaki hali sorunca, Eyaz :
"Saraya geldiğimde, üzerimden çıkardığım çarığım ile postumu bu odaya asmıştım. Her gün bu odaya uğrar, köyümde giydiğim çarık ve postuma bakarak "Geldiğin yeri unutup gurura kapılma. İşte çarığın, işte postun diyordum" diye anlattı.

Sultan'da kendisini affetmeleri için beylerine "Bana yalvarıp yakarmayı bırakın. Sizin hükmünüzü Eyaz verecek, gidin ona yalvarın" dedi.

Eyaz, "Padişahım, güneş varken, yıldızın hükmü olmaz. Ferman sultanımızındır. Ben çarık ve posttan vazgeçebilseydim, bunlar hasetle davranmayacaklardı. Kapıyı kilitlemeseydim, zanna düşmeyeceklerdi" diyerek kusuru kendi nefsinde gördü. Sultan Mahmud, Eyaz'ın şefaatiyle, bey ve adamlarını bağışladı.
-----


  • Varlık duygusu, makam hırsı insana sarhoşluk verir. Aklı baştan uçurur, utanmayı gönülden çıkarır. 
  • Varlık duygusunun ve makam hırsının kılavuzu şeytandır. Çünkü, "İnsan benden üstün olamaz" diyerek, makam tuzağında ilk avlanan odur. 
  • Eyaz'ın gurura düşmemek için, çarığından ve postundan ibret aldığı gibi insan da topraktan yaratıldığını unutmamalıdır.
(Mesnevi'den)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder